OTOBÜSLÜ BÜYÜK BALKAN TURU KOSOVALI
( 8 Gece 9 Gün )

Belirlediğimiz hareket noktalarından siz değerli misafirlerimizi aldıktan sonra Büyük Balkan Turumuza başlamak adına yola çıkıyoruz. Keyifli ve konforlu bir yolculuk sonrasında İspala'da oluyoruz. Gümrük işlemlerimizi hallettikten sonra Yunanistan'a geçiyoruz.

Sabah saatlerinde İspala, Selanik yolu üzerinde, sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra kısa bir yolculukla Kavala'ya varıyoruz ve şehir turuna başlıyoruz. Mehmet Ali Paşa'nın İmarethanesi, heykeli ve evini ziyaret ediyor, fotoğraflarımızı çekiyoruz. Sonrasında Pargalı İbrahim Paşa tarafından yaptırılan Dört Köşe Cami'ni, Kanunu Sultan Süleyman zamanında yapılmış su kemerlerini gördükten sonra öğle yemeği yemek için bir mola veriyoruz. Kavala gezimizin ardından Selanik'e doğru hareket ediyor, keyifli bir yolculuğun ardından Selanik'e varıyoruz. İlk olarak Atatürk Evi ziyaretimizi gerçekleştiriyoruz. Atamızı ziyaret ettikten sonra şehir merkezindeki Aya Dimitrios Kilisesi'ni, Bakanlık Binası'nı, Rotonda'yı, Zafer Kemeri'ni, Beyaz Kule'yi, Hamza Bey Camii ve Bedesteni'yi, Büyük İskender Heykeli'ni, Aristoteles Meydanı'nı ve Venizelos Heykeli'ni ziyaret ettikten sonra otelimize gidiyoruz. Akşam yemeğimizi, Taverna Eğlencesi ve Yunan Müziği eşliğinde yiyeceğiz.

Sabah, otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra otelden ayrılıyor, Yunanistan sınırından çıkarak, Kuzey Makedonya sınırından Manastır'a ulaşıyoruz. Balkanlar'ın en eski şehirlerinden olan, tarih ve kültür adına bir cennet olan Manastır'da öğle yemeği yiyoruz. Atamızın okulunu, Askeri Lise'yi geziyoruz. Sonrasında Şirok Sokak, İsakiye Camii, Saat Kulesi, Eleni'nin Evi, Telgrafhane, Pekmez Meydanı ve Türkülere konu olan Manastır'ın ortasındaki Havuz ve Çeşme'yi ziyaret ediyor, sonrasında serbest zaman veriyoruz. Manastır gezimizin sonrasında, yol güzergahında olan, 1908 Yılında Enver Bey ile beraber dağa çıkan ve II. Abdülhamid'in meşrutiyeti yeniden ilan etmesiyle sonuçlanmış Jön Türk Devrimi'nin öncülerinden Niyazi Bey'in memleketi olan Resne'yi ziyaret ediyoruz. Resne'li Niyazi'nin Sarayı'nı panoramik olarak görüp sonrasında Ohrid'e ulaşıyoruz. Büyüleyici bir tablo görüntüsündeki, Mavi İnci adıyla bilinen, Osmanlı'nın Balkanlar'daki en önemli üslerinden olmuş, Ohridli'lerin, uğruna " Tanrı cenneti çamurdan yaparken, bir parçası kopup Ohrid'in üzerine düşmüş" cümlesini kurduğu, tarihi Ohrid şehrinde yürüyerek yapacağımız turumuz esnasında, Tarihi Çınar Meydanı'nı, Aziz Bogorodica Kameusko'yu, Aya Sofya Kiliseleri'ni, Ohrid'li Aziz Klemeus Heykeli'ni ve Meydanı'nı, müze olarak kullanılan Eski Türk Konakları'nı, Roma Döneminden kalan Antik Tiyatro'yu, Aziz Pant Alemon Kilisesi'ni göreceğiz. Bu gezilerimizin ardından dileyen misafirlerimiz Ohrid Gölü Tekne Turuna katılabilirler. Dolu dolu geçen bir günün ardından Makedon Folklor Eğlencesi eşliğinde akşam yemeği yemek ve dinlenmek adına Ohrid'deki otelimize gidiyoruz.

Sabah, otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra otelden ayrılıyor, Pelister Dağı'nın sırtlarındaki Ohrid Gölü'nün kaynak noktası olan, saklı cennet St. Naum'a gidiyoruz. Unesco Kültür Mirası listesinde bulunan bu bölgede Sarı Saltuk Türbesi olduğu rivayet edilen kompleksi de ziyaret ediyoruz. Hayranlık uyandıran bu ziyaretimizin ardından ormanlarından ve Mavrovo Dağı'nın zirvesinden geçerek yolculuğumuza devam ediyoruz ve Müslümanların ağırlıklı yaşadığı şehirlerden birisi olan Gostivar'dan geçiyor ve nüfusunun %90'ı Türklerden oluşan Kalkandelen'i görüyoruz.Sonrasında, Üsküp'ün tüm su ihtiyacını karşılayan, doğa harikası Matka Kanyonu'nu ziyaret ediyoruz. Matka Kanyonu, sadece şehrin değil, şüphesiz, ülkenin en önemli doğal harikasıdır. Bölgeye 1937 yılında yapılan baraj ile bugünkü görünümüne kavuşan Matka, Makedonya'nın en eski yapay gölü olma özelliğini de taşımaktadır. Matka gezimizin sonrasında, Vardar Vadisi üzerinde, Vardar Nehri'nin kıyısında bulunan, Avrupa'nın en eğlenceli küçük başkentlerinden Üsküp'e gidiyoruz. Yahya Kemal Beyatlı'nın doğduğu şehir olan Üsküp'deki turumuza, tarih boyunca şehrin ticari faaliyetlerinin merkezi olan, günümüzde de önemini koruyan, taş Sokakları ve tarihi binaları ile Türk Çarşısı'nı, çarşıdaki Kuyumcular Sokağı'nı, Davut Paşa Külliyesi'ni, Mustafa Paşa Camii'ni, Yahya Paşa Camii'ni, Sultan Murat Camii'ni, İsa Bey Camii'ni, Çifte Hamam'ı, Sulu Han'ı, Kapan Han'ı , Kurşunlu Han ve 16.Yüzyıldan kalma II.Murat tarafından başlatılan, Fatih Sultan Mehmet tarafından bitirilen Taş Köprü'yü görerek başlıyoruz. Turumuzun devamında, Üsküp Meydanı'nı, Büyük İskender Heykeli'ni, Kral Samuel Heykeli'ni, Rahibe Teresa Anıtı'nı ve Rahibe Teresa'nın Evi'ni görüyoruz. Bu gezilerimizin de ardından akşam yemeğimizi yemek ve dinlenmek adına otelimize yerleşiyoruz.

Sabah, otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra otelden ayrılıyoruz ve Üsküp'den Pristine'ye doğru yola çıkıyoruz.1389 Kosova Muharebesi sonucu, Kosova Ovası'nda öldürülmüş Osmanlı Padişahı I. Murad Hüdavendigâr Türbesi ziyaretimizi gerçekleştirdikten sonra Prizren'e ulaşıyoruz. Burada bir öğle yemeği ve serbest zaman molası veriyoruz. Sonrasında yürüyerek yapacağımız gezide, Osmanlı İmparatorluğu döneminde 37 adet cami inşa edilmiş bu şirin kenti dolaşarak görüyor ve tanıyoruz. Bu gezimizde göreceğimiz ilk eser, süslemeleriyle ünlü Sinan Paşa Camii oluyor. Türkiye Cumhuriyeti tarafından, geçtiğimiz yıllarda restore edilen Gazi Mehmet Paşa Hamamı, içindeki çeşmeden dolayı Şadırvan ismi verilmiş meydan, Taş Köprü ve Osmanlı İmparatorluğu'nun 1455 yılında şehri ele geçirdikten hemen sonra inşa ettiği ilk eser Namazgah şehirde ziyaret edeceğimiz diğer noktalar oluyor. Sonrasında Prizren'e veda ediyor, Arnavutluk'taki son durağımız olan Iskodra'ya ulaşıyoruz. Panoramik olarak Iskodra'daki tarihi kale ve şehir surlarını görüyor, akşam yemeğimizi yemek ve dinlenmek adına otelimize yerleşiyoruz.

Sabah,otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra otelden ayrılıyor ve ilk durağımız olan, zamanında balıkçıların yerleşim alanı olan bir adanın kamulaştırılması ve sonrasında Singapur'lu bir iş adamına satılması ile günümüzde jet sosyetenin tatil yeri olan,muhteşem St.Stefan'ı panoramik olarak tepeden görebileceğimiz bir mola veriyoruz. Sonrasında Adriyatik Sahilleri'ndeki olağanüstü manzarası olan yollardan geçerek Budva'ya ulaşıyoruz. Budva'yı bir yandan rehberimizi dinlerken bir yandan da panoramik olarak görüyor ve Kotor Körfezi'nin içinde yer alan Kotor'a ulaşıyoruz. Burada, Eski Şehir, Aziz Tripun Kilisesi, Nikola Kilisesi ve Tarihi Saat Kulesi'ni görüyoruz. Kotor gezimizin ardından Karadağ - Bosna Hersek sınırından geçerek Trebinje şehrine ulaşıyoruz. Burada otelimize yerleşiyoruz. Otelimizde akşam yemeğimizi yedikten sonra gezimize devam etmek adına otelden ayrılıyoruz ve Eski Yugoslavya'yı oluşturan üç ana devletten birisi olan Hırvatistan'a doğru yola çıkıyoruz.Kısa bir yolculuğun ardından, İtalyanca adı Ragusa olan, Adriyatik'in en eski ticaret limanlarından, uzun yıllar Venedik etkisinde kaldığı için İtalyan mimarisi ve şehir dokusuyla, müthiş bir tarih, doğa sentezi olan Dubrovnik'e ulaşıyoruz. Bu büyüleyici şehri tanıyacağımız turumuza, Unesco Dünya Mirası Listesi'ne dahil olan Eski Şehir Meydanı'nı görerek başlıyoruz. Şehrin Kule ve Surlarını, Aziz Vlah Kilisesi'ni, Knez Köşkü'nü, ünlü şair Gundulic'in Herkeli'ni, Tarihi Çeşme'yi ve 14.Yüzyıldan kalma Eczane'yi görerek gezimizi tamamlıyor ve bir serbest zaman molası veriyoruz. Serbest zamanımızın sonrasında dinlenmek adına otelimize geri dönüyoruz.

Sabah, otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra otelden ayrılıyor ve Mostar'a doğru yola çıkıyoruz. Keyifli bir yolculuğun ardından, 1472 Yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun ele geçirdiği ve hala izlerini taşıyan Poçitel köyünde bir çay molası veriyoruz. Avrupa'nın en hızlı su çıkış kaynağına sahip olan, Buna Nehri'nin kenarındaki Sarı Saltuk Tekkesi'ni ( Alperen Tekkesi ) görmek adına yola çıkıyoruz. Büyüleyici bir doğaya sahip olan bu bölge, 1465 Yılında Osmanlıların eline geçtikten sonra bölgede kurulan tekke, Bosna'nın yerel halkı olan Boşnakların hızla Müslümanlığı seçmesinde çok önemli bir rol almıştır. Buradaki ziyaretimizin ardından bir sonraki durağımız Mostar'a ulaşıyoruz. 600 Yıllık geçmişe sahip, Bosna Hersek'i oluşturan iki parçadan biri Hersek'in en büyük şehri Mostar'ı tanıyacağımız yürüyüş turumuzda, 1557'de Mimar Sinan'ın öğrencilerinden Mimar Hayreddin'in inşa ettiği, ancak 1992'de Hırvat topçu ateşiyle yıkılan, daha sonra 2004'te Türkiye'nin büyük desteğiyle orjinal malzeme ve dönemin inşa teknolojisiyle yeniden yapılan, Unesco Dünya Mirası Listesi'ndeki Mostar Köprüsü, Kuyumcular Çarşısı, Koska Mehmed Paşa Camii, Eski Hamam ve dönemin tipik Osmanlı evlerini yansıtan Müslüm Bey Konağı gördüğümüz yapılar oluyor. Mostar'ın yerel pazarlarından alışveriş yapabilmek adına bir serbest zaman molası verdikten sonra Saraybosna'ya hareket ediyoruz. Öğle yemeğimizi, Saraybosna Mostar yolu üzerindeki tarihi Jablanica kasabası yakında bulunan, kuzu çevirmesi ile tanınmış restoranda, Neretva Nehri manzarası eşliğinde yiyoruz. Yemek molamızın ardından Başkent Saraybosna'ya gidiyoruz. Asırlar boyunca Balkanlar'ın kültür başkentliğini yapmış, 1914'te Avusturya-Macaristan Veliahdı Arşidük Franz Ferdinand'ın Sırplar tarafından öldürülmesi sonucu Birinci Dünya Savaşı'nın çıktığı bölge olan, 1992 Savaşında ise Sırp, Hırvat ve Boşnaklar'ın kendi aralarında geçen yıkıcı savaşların sonucu büyük tahribata uğramış fakat güzelliğini hala koruyan Saraybosna'da panoramik şehir turumuzu gerçekleştiriyoruz. Turumuz esnasında meşhur Başçarşı, tarihi Osmanlı hanı Morica Han, Katolik Katedrali, Sinagog, Hüsrev Bey ve Ferhadiye Camileri, 1914'te Franz Ferdinand suikastinin gerçekleştiği Latin Köprüsü, Eski Kütüphane gibi yapıları görüp turumuzu tamamlıyoruz, ardından otelimize gidiyor,yerleşiyoruz.

Sabah, otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra otelden ayrılıyor ve Belgrad'a doğru yola çıkıyoruz. Etkileyici manzaralar eşliğinde yaptığımız yolculuk sonrasında Avrupa'nın en eski kentlerinden olan Belgrad'a ulaşıyor ve burada şehir turumuza başlıyoruz. Türk döneminin muhteşem oyma tavanları ile süslenmiş Eski Saray, Bin Yıl Anıtı, Sava Nehri'nin Tuna'ya katıldığı noktada bulunan, Fatih Sultan Mehmed'in uğruna yaralandığı fakat fethinin Kanuni Sultan Süleyman'a nasip olduğu, Osmanlı Donanmasının ikmal merkezlerinden olan Belgrad Kalesi, Kale Meydanı, Taş Meydan, Askeri Müze, Şehit Ali Paşa Türbesi, Bayraklı Camii gibi yapıları bu şehir turumuzda görüyor olacağız. Dileyen misafirlerimiz düzenlenecek olan Tuna ve Sava Nehri Tekne Turuna katılabilirler. Tekne turundan sonra akşam yemeğimizi yemek ve dinlenmek adına otelimize yerleşiyoruz.

Sabah, otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra otelden ayrılıyoruz. Belgrad'dan ayrılmak için yola çıkıyor, Nis yolu ile Sofya'ya ulaşıyoruz ve Sofya şehir turumuza başlıyoruz. Bu şehir gezimizde, St. Nedelya Kilisesi, Rus Kilisesi, Rotanda Kilisesi, Aya Sofya Kilisesi, Parlamento, Sofya Üniversitesi, Aleksander Nevski Katedrali, Başbakanlık, NDK Ulusal Kültür Sarayı gibi yapıları görüyor olacağız. Ayrıca Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Yeniçeri kıyafeti giyerek katıldığı balonun gerçekleştiği Ordu Evini de görme fırsatı bulacağız. Şehir turumuzun ardından Kapıkule Sınır Kapısı'na doğru yola çıkıyoruz. Burada Freeshop alışverişi için serbest zaman molası veriyoruz. Gümrük işlemlerimizin ardından Keşan üzerinden geçerek, sabah saatlerinde İzmir'e ulaşıyor ve diğer gezilerimizde görüşmek dileğiyle sizleri uğurluyoruz.