
Sizin için belirlediğimiz toplanma noktalarından misafirlerimizi aldıktan sonra, rehberimiz eşliğinde, Tarih Dolu Gap Turumuz için yolculuğumuza başlıyoruz.Uşak, Afyon ve Konya üzerinden geçen keyifli yolculuğumuz ve molalarımızdan sonra sabah saatlerinde Adana'ya varmış oluyoruz.
Uygun bir yerde vereceğimiz kahvaltı molamızın ardından Adana şehir merkezinde, Sabancı Merkez Camii ve Taş Köprü'yü görme fırsatı buluyoruz. Rotamızı Gaziantep'e çevirip yaklaşık 2:30 Saatlik bir yolculuk sonrasında ilk durağımız olan,dünyanın en zengin mozaik müzelerinden birisi Zeugma Mozaik Müzesi'ne ulaşıyoruz. Roma İmparatorluğu'nun en doğusunda konumlanmış, en önemli kenti olan Zeugma'dan son 15 Sene içerisinde çıkartılan zengin mozaik koleksiyonunun mitolojik hikayesinin izini sürüp birçok arkeolojik parçayı gözlemliyoruz. Müze ziyaretimiz sonrasında Gaziantep çarşısında öğle yemeği için serbest zamanımız oluyor, bu süretçe Antep Mutfağı'nın eşsiz lezzetlerini deneyimleme fırsatı buluyoruz. Tarih Dolu GAP Turumuzun devamında Zincirli Bedesteni ve Bakırcılar Çarşısı'nı geziyoruz. Çekicin bakırla buluştuğu o dar sokaklarda bakır ustalarının çekiç sesleri sizi karşılıyor, burada vereceğimiz serbest zamanda Baklava, Hediyelik Eşya ve Antep Fıstığı alışverişimizi yapıyoruz. Sonrasında akşam yemeğimizi yemek ve turumuza devam etmek üzere dinlenmek için otelimize dönüyoruz.
Sabah otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra, Karagül denince akla gelen ve yakın geçmişte Fırat Nehri'nin üzerine kurulan Birecik Barajı'nın suları altında kalan Halfeti'ye varıp burada yaklaşık 1 saat sürecek olan ( Ekstra ) tekne turuna katılıyoruz. Rum Kale ve benzeri batıklar, büyük bir bölümü sular altında kalan Savaşan Köyü'nü görüyoruz. Buradan gün batımını Nemrut'da izleyebilmemiz için gelen dolmuşlarımıza biniyoruz. Tarih Dolu GAP turumuzun devamında buradan ayrılarak yaklaşık 2 saat sürecek bir yolculukla Kâhta'ya ulaşıyoruz. Kâhta Cendere Köprüsü (Septimius Severius) Komagene Krallığı Başkenti Arsameia ile Krallığa ait olan Mezarı ve Karakuş Tümülüsü'nü ziyaret ediyoruz. Zirveye ulaştığımızda Komagene Kralı Antiochos'a ait Tümülüs ve diğer kutsal alanlar göreceğimiz en önemli unsurlar oluyor. Zirvede ilk olarak Doğu Terası'nda bulunan I.Antiochos, Zeus, Apollon, Herakles, Komagene, Kartal ve Aslan heykellerini görüyoruz. Burada rehberimizin anlatımlarını dinlerken Nemrut'un büyüsü sizleri derinden etkileyecektir. Doğu Terası Bağış Sunağı'nı gördükten sonra Batı Terası'na geçerek Batı Terası Bağış Sunağı'nı da görüyoruz ve rehberimizin anlatımları sonrasında keyifli bir sessizlik eşliğinde güneşin batışını seyrediyoruz. Bu büyüleyici ve keyifli günümüzün ardından dolmuşlarımız bizi otobüsümüze götürüyor ve Diyarbakır'a doğru yolculuğumuz başlıyor. Yolda akşam yemeği için vereceğimiz molanın ( Ekstra ) ardından Diyarbakır'a ulaşıyoruz ve bu güzel günün yorgunluğunu atmak için otelimize dönüş yapıyoruz.
Sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra otelden ayrılıp, Diyarbakır'da ilk olarak, Hevsel Bahçeleri arasında 10 Gözlü Köprü'yü görüyoruz. Sonrasında Mardin Kapı'dan içeriye girip eski şehri görmeye başlıyoruz. Diyarbakır Ulu Cami'ni, Cahit Sıtkı Tarancı Evi ve Müzesi'ni, Hasan Paşa Hanı, Diyarbakır Surları'nı, Hevsel Bahçeleri'ni, Mardin Kapısı'nı ve Âdem ile Havva'nın indirildiğine inanılan Kırklar Dağı'nı görüp Diyarbakır gezimizi tamamlıyoruz. Bir sonraki durağımıza doğru yola çıkmadan önce bir öğle yemeği molası verip enerjimizi tazeliyoruz. Molamızın ardından yaklaşık 1 buçuk saat sürecek olan, Ilısu Barajı'nın yapılmasıyla sular altında kalan Hasankeyf'e doğru yolculuğumuz başlıyor. 12 Bin yıl öncesine kadar arkeolojik buluntu bulunmuş olan Hasankeyf günümüze kadar hep önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Artuklular zamanında en görkemli günlerini yaşamış olan bu kadim kentte yapacağımız gezimizde Dicle Nehri'nin kıyısındaki tarihi kalıntıların görüntüsü sizleri çok etkileyecektir. Hasankeyf'de tekne turuna katılıyoruz ve rehberimizin anlatımlarını dinleyip fotoğraflarımızı çektikten sonra Tur Abdin bölgesinin kalbi sayılan Süryani cemaatinin en önemli yerleşmelerinden olan Midyat'a gidiyoruz ve burada kısa bir gezi yapıyoruz. Burada Süryani ustaların yüzyılların tecrübesiyle ince ince işlediği Telkari sanatının en iyi örneklerinden alma fırsatınız oluyor. Sizlerin Sıla Dizisi ile tanıdığınız Midyat evlerinin en güzel örneklerinden birisi olan Kaymakamlık Konuk Evi'ne uğruyoruz. Alışveriş için vereceğimiz serbest zaman sonrasında akşam yemeğimizi yemek ve dinlenmek için otelimize dönüyoruz.
Otelimizde sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra otelimizden ayrılıp Süryani Kilisesi'nin önemli merkezlerinden olan Deyrulzafaran'ı (Safran Manastırı) geziyoruz. Daha sonra Mezopotamya olarak adlandırılan bölgede bir dağın tepesine kurulmuş olan Eski Mardin'i göreceğiz. Tarihe canlı tanıklık yapacağımız bu eşsiz şehrin dar sokaklarında yürürken Savur-Kıllıt Köyü, Ulu Cami, Zinciriye Medresesi, Kasımiye Medresesi, Latifiye Cami, Kırklar Kilisesi, Tarihi Postane göreceğimiz yerler arasında olacak. Keyif dolu geçen Mardin gezimizin ardından Mezopotamya Ovası'na karşı çaylarımızı yudumladıktan sonra Mardin'den ayrılıp Peygamberler şehri Şanlıurfa'ya doğru hareket ediyoruz. İlk olarak, Göbeklitepe'ye ulaşıyoruz. Cilalı Taş Devri'nden kalma, son dönemde bütün dünyanın dikkatini çekmiş ve dünyanın en eski açık hava tapınağı olarak kabul edilen Göbeklitepe'de rehberimizin yapacağı anlatımlar bu yerleşimin önemini size gösterecek ve yerleşime farkı bir anlam kazandıracaktır. İnsanlık tarihi adına birçok şey öğrendiğimiz ve ufkumuzu açan bu gezimizin ardından otelimize yerleşmeye gidiyoruz. Şanlıurfa'nın meşhur Sıra Gecesini deneyimlemek isteyeceğiniz için bu gece konaklamamız Oda - Kahvaltı şeklinde olacaktır.
Sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra otelden ayrılıp Balıklı Göl, Rızvaniye Cami, Mevlid-i Hilal Külliyesi, Hz.İbrahim Mağarası ve Hali-Hür Rahman Cami'ni ziyaret ediyoruz. Sonrasında adı Tevrat'da ve İncil'de Hârân ismiyle kent olarak anılan, İslam tarihçileri tarafından kuruluşu Nuh Peygamberin torunlarından Aran'a bağlanan, adını sıcak havasından alan Harran'a gidiyoruz. Bölgenin doğası ve iklimiyle ahenk içerisinde olan Harran Evleri'ni ziyaret ederken Harran Kalesi'ni,Surlarını ve tarihin en eski İslam Üniversitesi'ni görerek turumuzu sonlandırıp İzmir'e doğru dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Sabahın erken saatlerine doğru yolculuğumuzu tamamlayıp bir sonraki turumuzda görüşmek dileğiyle sizlerle vedalaşıyoruz.